BİR DERENİN AKIŞINDA

Yeşil saçlı küçük bir derenin
Akışında unuttuk çocukluğumuzu
Geçip giden günlere ağlayamadık
Aç toprakların yüreğinde
Hep kavgayla boğuştu yaşam
Yılları sevinçle bağlayamadık
Sularla dolaştık
Sularla söyleştik bunca yıl
Bir mutluluk selinde çağlayamadık.

İşte aynı dere aynı toprak aynı su
Her şeyi değiştirecek geçen zaman
Meğer ne sevinçler
Ne coşkular çalmış çocukluğumuzdan
Bir şiir
Bir şarkı bile kalmamış geriye
O güzel ve çılgın uykusuzluğumuzdan.

Biz ki o çocukça sessizliğimizde
Hem cahil
Hem yaşlı birer bilgeydik
Vakitleri ayaklarımızla ölçer
Saati gölgemizden bilirdik
Tarlalar yamaçlarda ise enine
Düzlüklerde ise dikine sürerdik
Ve diyalektik denilen yöntemi
Okumadan yaşayarak öğrenirdik.

Badem çiçeği bir şafak vakti
Kanatları güneşte çırpınan
Işıklı kitaplar çıktı karşımıza
Bir bahar oldu her sözcük
Bin kelebek kondu dudaklarımıza
Tam da yürürken güneşe doğru
Daha ilk adımda
Ağıtlarla ağırlaştı yükümüz
Gencecik ölümler takıldı ayaklarımıza.

Yeşil saçlı küçük bir derenin
Akışında unuttuk çocukluğumuzu
Çocuk yaşımızda büyük olduk
Bilmeyiz bu yüzden pembe gülüşleri
Böleriz mutlulukları ortasından
Gülemeyiz.

Her çocuk
Şimdi sonsuz bir şiirdir bizde
Sesi bir tutam sevinç
Gülüşü bir top ateştir
Yanar durur içimizde
Bazen ışık olur aydınlatır bizi
Bazen yangın olur yakar
Yandığımızı söyleyemeyiz
Hatalar kana bulanır bir anda
Şarkılar susar
Nasıl başlar bir ağıt bilemeyiz.

Biz ki o çocukça güzelliğimizde
Hep kavgalarda öğrendik sevmeyi
Bir daha yüreklenip de severnedik
Upuzun ve zorlu yollar içinde
Her konaklamayı bir son belledik
Kan tükürdük her konak yerinde
Bir türlü sonsuzluğu göremedik
Ellerimizde patladı tüm coşkular
Coşkuları yenip de bir güzel
Yaşamı yanaklarından öpemedik.

Aşk mıydı içimizde çırpınan o kuş
Bir tutku mu bilinmez
Karanlıkta bir ateş böceği bir ışıltı
Bir kıvılcım aldatırdı bizi
Sıkılan her yumruğun yükselişi
Saklardı yaramızı kış boyu soğukta
Ah o anılar
Hangisine baksam eririm bir solukta.

Yeşil saçlı küçük bir derenin
Akışında unuttuk çocukluğumuzu
Ne yıllar yorgun ne ağaçlar
İşte aynı dere aynı toprak aynı su
Öyleyse ışıklar
Neden yoksul titreşiyor ağaçlarda
O gökyüzü kanatlı üveyikler
Artık neden sevişmiyor kuytularda.

Her şey patlama noktasında sanki
Ve bir toz bulutunda bütün anılar
Nasıl geçti bilemiyoruz
Yalnızca bir derenin akışında
Geleceğin çocukluğuna yürüyoruz.

Adnan Yücel

Common phrases by theidioms.com