Sancısını yaşıyorsun kaç zamandır
Yeni bir güne sevinçle başlamanın
Yoluna ışık tutan sözcükler
Var mı o günün ışıltılı kanatlarında
Rüzgâra dost olan soluklar var mı
Altını çize çize soruyorsun nedense
Ki hep aldatmış olduğun kendine
Adın çoktan çocuğa çıkmış oysa
Çoktan anlaşılmaz olmuşsun
Şu güzel ömrün tam ortasında
Kuşları sora sora düşen yapraklarda
Ey çılgın
Kanadı kırık her kuşa
Kanat olmaktan yorulmuşsun
Bulutları çarpışa çarpışa yorgun
Bir gökyüzüdür artık gülüşün
İçinde yıldız kaymaları
Ve şimşekler karışır birbirine
Ve hayran olduğun sonsuzluğu
Kendi bakışların anlatırken en güzel
Sen düşlerini kuruyorsun hâlâ
Uzak denizlerde boğulmuş bir aşkın
Ki uğrunda güneşi
Her akşam gül diye bırakıp sulara
Ve her sabah
Tomurcuk diye yeniden topladığın
Belki de bu yüzdendi kim bilir
Denizi her özledikçe ağladığın
Ey çılgın
Bunca zaman
Hangi günün yüzyılıydı yaşadığın
Kaç kez anlayacaksın daha
Senden geriye kalacak olanı
Seni senden habersiz
Sözcük sözcük yarına dizecek olanı
Daha kaç kez
İyi bak şimdi büyüttüğün çiçeklere
Şu çiçek
Aşka inancın sesidir açılmış
Şu çiçekse
Birlikteliğin hiç solmayan rengi
Hangi nehire sorsan tanır onları
Hangi denize sorsan
Mutlak dostudur onların
Ey çılgın
Bunca güneş içinde
Söyle hangi ışıklardır aradığın